İtalya'nın enerji kaynaklarına yeniden bir göz attığı bir dönemde, sağ hükümet koalisyonu, ülkenin enerji dünyası için büyük değişikliklere dönüş anlamına gelen bir adım attı: Nükleer enerjiye geri dönmeyi kabul eden bir yasa tasarısını onayladı.
1986 yılında meydana gelen ve tüm dünyayı etkisi altına alan Çernobil felaketinden sonra, İtalya nükleer enerjiyi tamamen bırakma kararı almıştı. Ancak bugünkü hükümet, enerjide dışa bağımlılığı azaltma çabasıyla, nükleer enerjiye geri dönmeyi ciddiye almaya başladı. Son nesil küçük reaktörlerle gerçekleşmesi beklenen bu dönüş, 1990 yılında kapanan ülkenin nükleer santrallerinin yeniden canlandırılmasını gerektiriyor.
Hükümet başkanı Giorgia Meloni, enerji güvenliğini ve stratejik bağımsızlığı sağlayabilecek güvenli, temiz, düşük maliyetli enerjiyi garanti altına almak için İtalya'nın nükleer enerjiye geri döndüğünü duyurdu.
İtalya Çevre ve Enerji Güvenliği Bakanı Gilberto Pichetto Fratin, düzenlediği basın toplantısında nükleer enerjiye dönüşü öngören yasa tasarısının detaylarına ilişkin bilgi verdi. Yeni bir yaklaşımla büyük ölçekli santrallerin mantığından ayrıldıklarını ve yeni nesil füzyon teknolojilerine yönelik tamamen farklı araçlar kullanacaklarını belirtti.
Fratin, yasa tasarısının parlamentonun onayını takiben 12 ay içinde hayata geçirilmesini öngördüklerini belirtti. Bu arada, kabine toplantısında, ailelere ve işletmelere yönelik 3 milyar euroluk bir mali destek paketi de dahil olmak üzere, enerji maliyetlerine karşı destekleyici önlemler de kabul edildi.
1963-1990 yıllarında nükleer enerji üretimi yapan İtalya, Bundan 32 yıl sonra nükleer enerji sektörüne geri dönerek büyük bir sürpriz yapmış oldu. 2011'de yapılan referandumda halk, nükleer enerji yasağının sürmesini oylamıştı ancak güncel enerji talepleri ve yenilenebilir enerji kaynaklarına ilişkin zorluklar karşısında hükümet bu tabloyu değiştirmeye karar verdi.
